Succession Dizi İncelemesi (İlk 2 Sezon)
Herkese merhabalar! Bu yazıda sizlere Succession'dan bahsedeceğim. Haftalardır izlediğim ve her bölümünde beni farklı konularda düşündüren bir dizi Succession. Dizi, 2020 Altın Küre Ödülleri'nde En İyi Drama Dizisi ödülünü alırken Brian Cox da dizideki rolü ile En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandı. Ayrıca dizi, uzun zamandır dinlediğin en iyi Soundtrack'e sahip. Öyle ki Primetime Emmy'de En İyi Açılış Müziği ödülünü kazandı. Gelin, bu bol ödüllü diziyi yakından inceleyelim. İyi okumalar!
Yazı dizi hakkında bolca spoiler içeriyor. Eğer diziyi henüz izlemediyseniz, "Dizi Üzerine Düşünceler" bölümünü okumamanızı tavsiye ederim.
Konu, Yönetmen, Senarist ve Oyuncular
Succession, bir aile şirketi olan Waystar Royco şirketinin kurucusu Logan Roy'un halefi olarak çocuklarından kimi seçeceğini konu alıyor. Dizinin başrollerinde Brian Cox, Jeremy Strong, Kieran Culkin, Matthew Macfadyen, Sarah Snook ve Nicholas Braun yer alıyor. Dizinin yaratıcısı ise Jesse Armstrong. Armstrong'a senaryoda pek çok farklı isim eşlik ediyor.
Dizi Üzerine Düşünceler (Spoiler)
Dizinin ilk sezonu Logan Roy'un (Brian Cox) rahatsızlanması ile başlıyor. Kimsenin en küçük zayıflığını görmediği Logan Roy'un bu hallere düşmesi herkese onun bile ölümlü olduğunu fark ettiriyor. Ve işte bu noktada çocukları arasında sessiz bir taht mücadelesi başlıyor. Game of Thrones'ta Demir Tahtın sahibinin kim olacağını izlemiştik. Succession'da ise Waystar Royco'nun sahibinin kim olacağını izliyoruz.
Başta da belirttiğim gibi beni dizinin en çok çeken tarafı işlediği konuların çeşitliliği oldu. Dizi şirketlerin politika üzerindeki etkisini, kadınların bu dünyada hep perde arkasında kalışını, zengin ve fakir arasındaki uçurumu anlatıyor. Dizi sayesinde ultra zenginlerin hayatına bir göz atma fırsatı buluyoruz. Malikanelerini, helikopter ve özel jet gezintilerini, networking etkinliklerini deneyimliyoruz.
Dizinin başarılı bulduğum diğer bir yanı ise aşağıda ayrı ayrı değineceğim bu kadar ciddi konunun arasında komik diyaloglara da şahit olmamız. Greg (Nicholas Braun) ve Tom (Peter Friedman) arasındaki ilişki bunun en güzel örneği.
Aşağıda dizinin değindiğini düşündüğüm birkaç konu başlığına yer verdim.
Basının Bağımsızlığı
Waystar Royco bünyesinde pek çok haber kanalını barındırıyor. Açıkçası ABD'deki haber kanallarının arka yüzünü bilmediğimden dizide geçen kanal isimlerini (mesela ATN) gerçek hayattakilerle bağdaştıramadım. Ancak dizide basının, tek tük haber kanalları (örn. Pierce) dışında, Logan Roy'un elinde olduğunu görüyoruz. Yani halkın izlediği haberlerin çoğu aslında Logan Roy'un penceresinden anlatılıyor. Logan Roy birini seviyor ve destekliyorsa haberlerde o kişi iyi şekilde gösterilirken, sevmediği insanlar hakkında oldukça saldırganlar haberler yapılıyor. Bu yüzden Başkanlık seçimlerini kazanmak isteyen bir adayın Logan Roy'la arası iyi olmalı. Yine bir bölümde de Azeri bir iş adamının para vererek basında Azerbaycan hakkında istediği şekilde haberler çıkmasını sağlamaya çalıştığını izlemiştik. (İlginç bir şekilde ikinci sezonun sonunda bu Azeri iş adamının Roman Roy'u (Kieran Culkin) Türkiye'ye götürdüğünü görüyoruz. Böyle bir dizide Türkiye'nin isminin bile geçeceğini düşünmüyordum. Baya sürpriz olmuştu. Tabi pek iyi bir şekilde görmüyoruz orası ayrı. :))
Dizinin çoğu bölümünde şirketin kapısının önünde eylemciler olduğunu görüyoruz. Hatta çoğu zaman bunun bahsi bile geçmiyor. Orada birisi ya da birileri ellerinde pankartlarla dururken karakterler önlerinden geçip gidiyorlar. Tabi bazen bu eylemler pasif şekilde yürütülmüyor. Hatırlarsanız bir bölümde bir eylemci Logan Roy'un üstüne idrarını atmıştı.
Dizinin çoğu bölümünde şirketin kapısının önünde eylemciler olduğunu görüyoruz. Hatta çoğu zaman bunun bahsi bile geçmiyor. Orada birisi ya da birileri ellerinde pankartlarla dururken karakterler önlerinden geçip gidiyorlar. Tabi bazen bu eylemler pasif şekilde yürütülmüyor. Hatırlarsanız bir bölümde bir eylemci Logan Roy'un üstüne idrarını atmıştı.
Politika - Şirketler
Büyük şirketlerin politika ve hatta devlet yönetimi üzerinde ne kadar etkili olduğunu görüyoruz. Örneğin ilk sezonda Logan Roy Amerikan Başkanı ile görüşüyor. İkinci sezonda ise gemi turlarında yaşanan olaylar (yöneticinin çalışanlarından cinsel olarak yararlanması, cinsel taciz, cinsel saldırı, göçmen / kaçak yolcuların karıştığı kazaların onlara insan gözüyle bakılmaması sebebiyle araştırılmaması) sebebiyle şirket yöneticileri Senato'da duruşmaya çıkıyor. ABD'de halka açık şirketlerin halka karşı sorumlu olduğu kabul ediliyor. Bu yüzden şeffaflık yükümlülükleri var. Dolayısıyla şirketin bu tarz skandallara karıştığı, belgelerinde hile yaptığı vs. fark edildiğinde senato karşısına çıkabiliyorlar. Mesela o sahnede de görüyoruz ki Logan Roy'la arası iyi olan bir senatör onlara yardımcı oluyor. (Tabi sonunda yine de şirketin adını temizlemek ve vekalet savaşlarını kazanmak için bir kişinin üzerine sorumluluğu alması gerekiyor. Bu kişi de Kendall Roy (Jeremy Strong) oluyor. Ancak işler beklenildiği gibi gitmiyor. Buna aşağıda Kendall Roy başlığında değineceğim.)
Bu başlığın altında Siobhan Roy'dan (Sarah Snook) bahsetmezsek olmaz. Kendisi yıllardır politikanın içerisinde. Dizinin ilk sezonunda onu farklı başkan adaylarının danışmanlığını yaparken izliyoruz. Babası Logan Roy'un ona yaptığı teklifle birlikte (tabi sonraki bölümlerde yaptığı hareketlerle bu teklifi tehlikeye attığını görüyoruz.) onun politikadan şirket yönetimine geçişine tanık oluyoruz.
Her ne kadar yukarıda her iki alanın ne kadar bağlantılı olduğundan bahsetsem de tam olarak aynı şey değiller. Evet ikisinde de olay yönetim belki... Ancak şirketlerde siyasetten farklı olarak ticari kaygı ön planda (ideal olanında :). Yine de günümüzde bu iki alanın birbirinin içine geçmiş olduğu yadsınamaz. Ünlü bir şirket yöneticisinin ABD başkanı olduğuna tanık olduk. Tabi pek çok kez bocaladığına da :)
Her ne kadar yukarıda her iki alanın ne kadar bağlantılı olduğundan bahsetsem de tam olarak aynı şey değiller. Evet ikisinde de olay yönetim belki... Ancak şirketlerde siyasetten farklı olarak ticari kaygı ön planda (ideal olanında :). Yine de günümüzde bu iki alanın birbirinin içine geçmiş olduğu yadsınamaz. Ünlü bir şirket yöneticisinin ABD başkanı olduğuna tanık olduk. Tabi pek çok kez bocaladığına da :)
Kendall Roy
Logan Roy'un yerine çocuklarından hangisinin geçeceğini hepimiz merak ediyoruz. Dizi boyunca her birinin karakterlerini gözlemleme fırsatı buluyoruz. Çocukların belki hepsinin kusurları var ancak biri var ki en ilginç aday o: Kendall Roy. Kendisi eski bir uyuşturucu bağımlısı. Arada tekrar tekrar uyuşturucuya geri döndüğüne tanık oluyoruz. Kardeşler arasındaki en güçlü aday. Ancak babasının yaşına ve rahatsızlığına rağmen bir türlü koltuğunu bırakmak istememesi üzerine, Kendall Roy ayırt etme gücünden şüphe ettiği babasına karşı güvensizlik oylaması yaptırıyor. Aslında kendi safına pek çok kişiyi çekmesine karşın hem biraz kaderin cilvesi hem de babasının nüfuzu sebebiyle oylamayı kaybediyor.
Kendall Roy, ilk sezonun sonunda bir çalışanlarının ölümüne sebep oluyor. Babasının bu olayın üstünü kapaması ve onu kurtarması ile Kendall'ın babasının esiri haline geldiğini görüyoruz. Bazı bölümler babasıyla arasının düzelme sebebinin vefa mı sevgi mi yoksa korku mu olduğundan emin olamıyoruz. Tabi dizideki tüm karakterler hakkında bu düşünülebilir. Zaten Logan Roy'un kendisi de bir bölümde eşi Marcia'nın kendisine "Seni sevdiklerinden emin oldun mu" diye sorması üzerine "Sevgi, korku, ne fark eder" diyor.
İkinci sezon boyunca intihara eğilimli olduğunu görüyoruz. Garsonun ölümünden beri içine kapandığını ve halefiyet konusunda biraz hırsını kaybettiğini izledik. İkinci sezonun sonunda ise Kendall kendisinden hiç beklemediğimiz bir şey yapıyor. Şirket belgelerinde hile ve gemi turu skandallarının sorumluluğunu üzerine almak için yapacağı açıklamada babasının tüm bunlardan haberdar olduğunu ve tüm suçun babasında olduğunu söylüyor. Bakalım Logan Roy üçüncü sezonda bu durumu nasıl düzeltecek.
Siobhan Roy
Kendisi çocuklar arasındaki en zeki ve yetenekli aday olduğu halde babası sırf kadın diye onu hiçbir zaman halefi olarak düşünmüyor (ta ki Kendall babasına ihanet edene kadar.). Zaten şirket yönetimi yerine politikayı seçme sebebinin babasına nispet yapmak olduğu birkaç kere vurgulanıyor. Hatta babasının görüşlerinin tam tersini savunan başkan adayı Gil Eavis'e (Eric Bogosian) danışmanlık yapıyor.
Şirketin bocaladığı zamanlarda Siobhan'ı sırf kadın diye şirketin yumuşak yüzü olarak kullanmaya çalışıyorlar. Dizi feminizm konusunu da Siobhan üzerinden işliyor.
Şirketin bocaladığı zamanlarda Siobhan'ı sırf kadın diye şirketin yumuşak yüzü olarak kullanmaya çalışıyorlar. Dizi feminizm konusunu da Siobhan üzerinden işliyor.
Roman Roy
Yaramaz küçük kardeş. Çoğu zaman salak bulunarak dikkate alınmasa da baş hukuk müşaviri Gerri ile kurdukları ortaklık ile halefliğe oynuyor. Esprileriyle diziye renk katan bir karakter. Aynı zamanda kendisi bir şişe sütün fiyatını bile bilmediğinden babası tarafından eleştirilmiş ve bu sebeple yöneticilik kursuna katılmıştı. Kurs sırasında gösterdiği performans ile o kadar da boş bir aday olmadığını herkese gösterdi.
Zengin - Fakir
Dizinin ana temalarından birini de bu başlık oluşturuyor. Yukarıda da bahsettiğim gibi Kendall Roy, garsonlarından biriyle arabadayken uyuşturucunun etkisiyle arabayı bir göle sürüyor ve kazadan kendisi kurtulurken genç adamı orada bırakıp gidiyor ve adam sabah ölü bulunuyor. Garson çocuk ölmeden önce Logan Roy'un ona bağırdığını görmüştük. Garson çocuğun ailesi Logan Roy'dan bir özür beklediklerini söyleyince, Logan ve Kendall genç çocuğun ailesinin evine gidiyorlar. Evden çıktıklarında Logan Roy kendi oğlunun da bir bağımlı olmasına ve aslında çocuğun ölümünden oğlunun sorumlu rağmen şöyle diyor: "Zavallılar, oğulları bağımlı olduğundan mahçuplar. Oysa biz öyle miyiz bizim utanacak hiçbir şeyimiz yok. İyi insanlarız."
Yine ilk sezonda Roman'ın çalışanlardan birinin çocuklarıyla zalimce oyun oynaması üzerine Logan Roy'un müstakbel damadı Tom'un (Matthew Macfadyen) kendisine hediye ettiği saati onlara verdiğini görüyoruz. Logan Roy için her şeyin cevabı para ve herkesin bir fiyatı var.
Logan Roy'dan Liderlik Dersleri
Dizinin bir ders niteliği taşıdığı da söylenebilir. İzlerken her defasında Logan Roy'un insan yönetimine hayran kalırken buldum kendimi. Her ne kadar iyi bir insan olmasa da kesinlikle iyi bir yönetici. Öncelikle onun yöneticilik anlayışına göre çalışanlarını sevmek ya da onlara güvenmek zorunda değilsin. İşine yaradıkları sürece yanında durabilirler. Örneğin Frank (Peter Friedman) ona ihanet ettiği halde işi düştüğünde yine ekibe aldı.
Logan Roy'un yöneticilik anlayışının püf noktalarından biri de herkesin fikrini dinlemesi. Beklemediğin biri beklemediğin bir fikir verebilir.
Logan, Pierce'ı satın almak için uğraşırken onların şartını kabul etmediği halde, Pierce onun teklifi kabul edince "Para her zaman kazanır." diyor. Yeterince paranız varsa ne olursa olsun yanınızda pek çok kişi olacaktır.
Etik ve Şirketler
İkinci sezondaki "Safe Room" bölümünde iş yerinde bir intihar olduğunu görüyoruz. Herkes bunun bir terör saldırısı olduğunu düşünüp güvenli odalara götürülüyor. Çalışanlardan birinin yaşamına ofisin içinde son verdiğini duyunca bir terör saldırısı olmadığı için herkes rahatlıyor. Kimse intiharın üzerine bile düşmüyor.
Tom "ATN: We're Listening" sloganını seçmişken, o sloganı kullanamayacağını çünkü ATN'in gerçekten insanları dinlediğini öğreniyoruz.
Waystar Royco'nun gemi turlarında kadın çalışanlarla sözleşmelerini uzatabilmek için cinsel ilişkiyi şart koşan bir yönetici olduğunu öğreniyoruz. Yine gemi turları sırasında denize düşen insanlar eğer göçmen/kaçak yolcu ise o kazalara "No-real person involved" ("Gerçek insan karışmadı") isminin verildiğini ve araştırma yapılmadığını hatta düşen insanların kurtarılmaya bile çalışılmadığını görüyoruz.
Logan Roy tüm bunlardan haberdar olduğu ancak önemsemediği halde, ikinci sezonun sonunda gemi turları sebebiyle soruşturmaya girerken şöyle diyor: "Bu bir kültürel sıçrama. Başkalarının günahları için yargılanıyoruz."
Bu noktada dizi şunu sorguluyor: şirket yönetimi şirketin içinde dönen her türlü kabahatten sorumlu mudur? Şirketin karını yüzdelerine göre paylaşan yönetim kurulu şirketin işlediği suçlardan da sorumlu olmalı mıdır? Gemi turlarındaki kadın çalışanlardan cinsel olarak yararlanan o adam tüm Waystar Royco'yu temsil eder mi?
Sonuç
Succession'ı çok beğendim. Üçüncü sezonunu sabırsızlıkla bekliyorum. Evden çıkmamamız gereken şu günlerde ne izlesem diye düşünüyorsanız, Succession güzel bir seçenek olabilir. :) Sonraki yazıda görüşmek dileğiyle.
Siobhan ve Tom bir koyda Tom'un suçu üstlenmesini tartışırlarken |
Roy kardeşler eğlenirken |
Kendall Roy Siobhan Roy'a sarılırken |
Logan Roy'un eşi Marcia ve Siobhan Roy |
Hiç yorum yok: