Blog Logo
Suicide Squad etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Suicide Squad etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

09 Ağustos 2016

Tüm DC Filmlerini Kara Şövalye'yle Mi Karşılaştırıyoruz?


DC Comics ve Warner Bros, son birkaç yıldır DC'nin Genişletilmiş Evreni'ni (DC Extended Universe'u) inşa ediyor. Bu filmler finansal olarak iyi başarılar elde etseler de pek iyi eleştiriler alamıyorlar. Man of Steel 2013'te karışık eleştiriler alırken, bu yıl çıkan Batman v Superman: Dawn of Justice ve Suicide Squad çoğunlukla negatif eleştiriler aldı. Sıradan film izleyicileri ve filmi izlemek için para ödeyenler için beğenip beğenmemek subjektif. Suicide Squad yazarı John Ostrander'a sorarsanız, bu nefretin bir kısmı 2008 yapımı Kara Şövalye'yle yapılan adil olmayan kıyaslamalardan kaynaklanıyor.

Ostrander, Suicide Squad'ın yazarı yani 1986'nın İntihar Mangası'nı modern dünyaya uyarlayan kişi. ComicMix'te filmin neresini sevip, sevmediği hakkında bir köşe yazmışlığı da var. Köşe yazısında şöyle diyor: Bazı eleştirilerin doğasında hiçbir süperkahraman filminin Christopher Nolan'ın ikinci Batman'i olamayacağı önyargısı var.

"Hem basılmış hem online bazı eleştirilerin yazarlarlarının filmi beğenmediğini biliyorum. Bu normal, herkes kendi fikrini açıklamakta özgür, bu fikir yanlış olsa bile. Benim problemim şu, en azından bazı medya görüşleri; süperkahraman filmlerinden ve bu "taşıyan" (tentpole) filmlerden sıkıldıklarını ve bu filmlerin sona ermelerini görmek istediklerini bazen açıkça, bazen örtülü olarak söylüyorlar. Bakın, anlıyorum -- çıkan tüm filmleri izlemek zorundalar ve büyük ihtimalle tüm o blockbuster (gişe yapan) filmlerden sıkılmışlardır. Eğer tüm süperkahraman filmleri Kara Şövalye değilse de, bir gün biri olacak s*rtük. Bence o belirli seviyeye gelmek üzere. Ben nasıl kendimi filmi sevmeye hazırlamışsam, onlar da nefret etmeye hazırlanmış."

Yaklaşık 10 yıl önceki devasa başarısından beri (emsalsiz 1 milyar dolarlık gişesi ve 2 adet Oscar kazanması) Kara Şövalye, kendisiyle karşılaştırılan neredeyse her süper kahraman filmi için altın bir standart haline geldi. Bazıları gibi filmin gerçekten iyi olup olmadığını tartışmaya kalkmanın akıllıca bir hamle olduğunu sanmıyorum. Tek bir nokta var, Kara Şövalye daha çok bir suç filmi gibiydi ve Caped Crusader'daki fantastik elementlerden uzak durmuş ve hikayeyi daha gerçeğe yakın, ayakları yere basar şekilde anlatmıştı. (tıpkı ataları ve varisleri gibi)

Süper kahraman filmleri de diğer türdeki filmler gibi nasıl bir iş çıkarttıklarına, ne kadar iyi olduklarına göre değerlendirilmeli, eskilerden bir filmi ne kadar hatırlattıklarıyla değil. Eğer süper kahraman filmlerini o kadar önemsemiyorsanız, mümkünse tabi,  onları eleştirmeyi daha açık fikirli insanlara bıkabilirsiniz.

Artık büyük ihtimalle Suicide Squad için kimsenin fikri değişmeyecektir. Ancak film, hem çizgi roman okuyucularından hem de eleştirmenler arasından birkaçını fanı yapmayı başardı. Para açısından da ilk yurtiçi haftasına iyi bir başlangıç yaptı. DC Genişletilmiş Evreni'nin geleceğine gelince, yeni filmlerin yönetici departmanındaki yaratıcı değişikliklerin, torpil hakkındaki genel görüşü değiştireceği ya da onu eleştiri kargaşasında bırakabileceği ihtimalleri söz konusu. Sanırım sadece bekleyip, göreceğiz.

Kaynak: Cinemablend 

Siz ne düşünüyorsunuz? Sizce gelecekte herhangi bir süper kahraman filmi Nolan'ın efsanevi Kara Şövalye filminin başarısına yetişebilecek mi? Yorumlarınızı bekliyorum. 

05 Ağustos 2016

Margot Robbie Harley Quinn Olabildi Mi?


Suicide Squad'ın vizyona girmesine gün sayıyorken eleştiriler düşmeye başladı. Gelen eleştirilerin filmi 'mükemmelin bir tık altı' diye nitelendirdiği de düşünülürse heyecan dorukta! Margot Robbie'nin Harley Quinn performansı da filmin öne çıkan performansları arasında gösteriliyor. Eleştirmenler beğenmiş ama bakalım Harley Quinn'in babası yani onu yaratan adam, Paul Dini ne düşünüyor. Paul Dini, Batman: Animasyon Serisi'in baş yazarı. Harley Quinn bu çizgi filmde tam 25 yıl önce doğmuş. Paul Dini, güzel aktris Margot Robbie'nin performansını şöyle özetlemiş: "başarmış."

Joker, Batman tarihinin 1940'dan beri bir parçası. Onun hem yardımcısı hem de kız arkadaşı olan Harley Quinn ise 1992'de Batman Animasyon Serisi ilk çıktığından beri dizinin orijinal bir karakteri. Yazar Paul Dini ve artist Bruce Timm tarafından yaratılan karakter, dizide o kadar ünlü oldu ki çizgi romanlara da transfer oldu.  Paul Dini, Harley Quinn'in bugüne kadar canlandırıldığı tüm performanslara karşı sert bir eleştirmen olmuştur. Ancak yazar bu sefer oldukça memnun. Comicbook.com'a Margot Robbie'nin karaktere kattığı her şeyi sevdiğini söyledi. Dini, daha filmi izlemeden bile böyle hissediyormuş. 

Paul Dini'nin bahsettiği öpüşme (aşağıda)
"Margot'u Harley olarak izlediğim her klipte, o mükemmel şekilde başarmış görünüyor. Kendini Katana'ya tanıtırken, omzunda yarasayla yürürken, karakterin gerçek ruhunu kanalize etmiş gibi görünüyor. Onun canlandığını görmek benim için inanılmaz. O ve Joker'in terapi seanslarından birinde öpüşmek üzereyken olduğu çekimi dün gördüm, aynen şöyleydim, 'İşte bu, bu benim kızım!'"

Batman Animasyon Serisi'nde Harley Quinn'in tam olarak ayrıntılı bir arkaplanı (geçmiş hikayesi) yokken, Paul Dini, Mad Love isimli bir çizgi roman yazdı. Çizgi romanda Harley Quinn'in eskiden Harleen Quinzel ismini taşıdığı ve Arkham Akıl Hastanesi'nde çalışan bir psikiyatrist olduğu, Joker'i iyileştirmek için görevlendirildiği ancak sonunda ona aşık olduğu / onun için deli olduğu anlatılıyor. 

Ardından çizgi romanın etrafında dönen ve çizgi romanı referans alan yeni bir çizgi dizi yapıldı. Dizi, The New Batman Adventures ismini taşıyordu. Suicide Squad'da gösterilen Harley'nin kaynağı da bu diziler ve çizgi roman oldu.

Paul Dini, Margot Robbie'yi Harley Quinn olarak seven tek kişi değildi. Birçok eleştiri, hatta kötü olanlar bile Robbie'nin iyi bir iş çıkardığına dikkat çekiyordu. Suicide Squad vizyona girdiğinde; Batman hayranları da Robbie'nin performansı konusunda hemfikir olurlarsa, Robbie'nin yıldızı olduğu Harley Quinn'e ait bir spinoff filmin gelme olasılığı da artar diye düşünüyorum.

Suicide Squad, İntihar Mangası ismiyle 12 Ağustos'ta sinemalarda! Filmin eleştirisinde görüşmek dileğiyle, sizleri hem animasyon hem 'gerçek' Harley Quinn fotoğraflarıyla baş başa bırakıyorum.

Harley Quinn: Batman Animasyon Serisi'nde (1992-1995)
Margot Robbie Harley Quinn rolünde (Suicide Squad - 2016)
Harley Quinn (Margot Robbie) ve Joker (Jared Leto) terapi seanslarından birinde (Suicide Squad filminden - 2016)

20 Haziran 2016

Jared Leto'nun Joker'i Canlandırırken Yaptığı 5 Çılgınca Şey!


Jared Leto, başarılı performanslarıyla bilinir. Oscarlı oyuncu, Joker'i canlandırdığı Suicide Squad filminde de rollerine olan bağlılığını ve oyunculuk tutkusunu bir kez daha kanıtladı. Jared Leto, film çekimleri boyunca Joker'le neredeyse bütünleşmiş ve tam da Joker'in yapacağı tarzda şeyler yapmış. İşte Jared Leto'nun DC'nin ikonik kötü karakterine dönüşürken yaptığı 5 çılgınca şey:

1. Çekimler boyunca karakterinden çıkmadı


Filmin diğer başrol oyuncuları Leto'nun sette asla karakterinden çıkmadığını söylüyor. Hatta, Will Smith Ekim ayında Apple Beats 1'e verdiği röportajda hala gerçek Jared Leto'yla tanışmadığını söylemişti.

"Suicide Squat çılgıncaydı. Jared Leto'yla gerçekten hiç tanışmadım. 6 ay boyunca birlikte çalıştık ve 'Action' ve 'Cut' dışında hiçbir kelime konuşmadık. Hiçbir zaman 'Merhaba' ya da 'İyi Günler' demedik. Onunla sadece ben Deadshot, o Joker'ken konuştuk. Abartmıyorum, onunla daha hiç tanışmadım. Onu ilk gördüğümde söyleyeceklerim şunlar olacak: 'Hey, Jared. Nasılsın?' Onunla kameralar çekmiyorken bile tek bir kelime bile konuşmadık. O hep Joker'di."

Başrol oyuncularından Captain Boomerang'ı canlandıran Jai Courtney'se şöyle demişti:
"Çalışmaya başladığımızdan beri Leto'yu karakteri dışında görmedim diyebilirim."

Yönetmen David Ayer, Yahoo'ya Leto'nun metotlarını uygularken Instagram'daki uyuşturucu babalarından ilham aldığını söylemişti.

"Uyguladığı metotların çoğu, kendi çapında bir tarihi olan ve dünya üzerinde ayak izi bırakmış bir karakter yaratmaya ve bu yüce varlığı kendi zamanımız, kendi gerçekliğimiz içinde bulundurmaya yönelik. Eğer onun gibi bir adam bugün gerçekten var olsaydı, nereden gelirdi? Ne iş yapardı? Kimleri tanırdı? Nasıl görünürdü? Kendi kafamda Instagram'daki uyuşturucu babalarından ilham alıyorum. Bir kötü adamın yaşam tarzını anlamak için harika bir yol."

2. Margot Robbie’nin Canlandırdığı Harley Quinn'e Bir Sıçan Gönderdi


Leto, set arkadaşlarından bazılarına korkunç hediyeler göndererek metot oyunculuğunu ayrı bir seviyeye taşıdı. Slipknot'u canlandıran Adam Beach, E! News'e verdiği röportajda Leto'nun Margot Robbie'ye içinde sıçan olan siyah bir kutuyla birlikte -canlı bir sıçan- güzel bir aşk mektubu yolladığını söyledi.

Margot, rahatsız edici hediyeler alan tek kişi değildi. Beach'in söylediğine göre, Leto aynı zamanda Will Smith'e de bir mektupla birlikte birkaç mermi göndermişti.

3. Tüm ekibe ölü bir domuz gönderdi... ve diğer iğrenç şeyler


Margot Robbie ve Will Smith'e gönderdiği hediyeler yetmezmiş gibi, Leto tüm ekibe videolu bir mesajla birlikte bir domuz leşi gönderdi. Adam Beach'in söylediğine göre, Leto çekimlerin başına katılamamıştı. Ancak oyuncuların, karakterini oldukça ciddiye aldığını görmelerini istemişti.

"Kısaca, söylediği şuydu, 'Millet, orada olamıyorum ama benim de işimi en az sizin kadar gayretle yaptığımı bilmenizi isterim.' Videoda karakterine girmişti. Aklımızı başımızdan aldı. O gün anladık ki, bu gerçek."

Daha da ilginci, ölü domuz Jared Leto'nun oyuncu arkadaşlarına gönderdiği en tuhaf hediye değilmiş. Jared Leto Nisan ayında Entertainment Weekly'ye verdiği röportajında, ekip arkadaşlarına anal boncukları (anal bead- bir çeşit seks oyuncağı) ve kullanılmış prezervatifler gönderdiğini söyledi.

4. Scott Eastwood'u Korkuttu


Scott Eastwood E! News'e verdiği röportajında set sırasında Leto'ya yaklaşmaya çok korktuğunu itiraf etti. "Ona yaklaşmaya birazcık korkmuştum. Çünkü bu olanları mahvetmek istememiştim. Ancak onu daha önceden tanıyordum. Onunla o Joker olmadan önce tanışmıştım. Onunla sadece Jared Leto'yken tanışmıştım. O yüzden de onun bu şeyini (karaktere girişini) mahvetmek istemiyordum."

5. Yönetmen David Ayer'ı Kendine Hayran Bıraktı


Suicide Squad'ın yönetmeni David Ayer, USA Today'e şunları söyledi:

"Büyük bir başarı, boynunuzun arkasındaki tüyleri bile diken diken ediyor. Batman hayranıysanız eğer, Joker'i hem sevmek hem de ondan nefret etmek zorundasınız çünkü o bugüne kadar ki en gözü korkutan düşman. Onun sadece setlerimden birinde bulunması bile, benim için unutulmaz bir şeydi."

David Ayer, bu ay Yahoo'ya verdiği röportajdaysa şunları söyledi:
"Sıkça kendi kendini yeniden doğurmak zorunda kaldı, uzaklara gidiyor, geri geliyor, çekim yapıyor, uzaklara gidiyor... Joker'in olmanız gereken biri olduğunu düşünün, bu karakteri oynamanın onun için ne kadar yorucu ve acılı olduğunu anlayabilirsiniz. Ama o işe geldiğinde hissediyorsunuz, ekip hissediyor, herkes hissediyor. Bu sanki kuşların uçmayı bırakması gibi. O çok korkutucu."

Jared Leto'nun canlandırdığı Joker, şimdiden hepimizin hafızalarına kazınacak gibi görünüyor. Sabırsızlandığınızı biliyorum, ancak Jared Leto'yu Joker olarak görmemize, Oscarlı aktörün inanılmaz metot oyunculuğunu izlememize daha 1 ay var. Suicide Squad, 12 Ağustos'ta vizyona giriyor. Filmden sonra inceleme yazısında görüşmek dileğiyle!